ASİMİLASYON İNSANLIĞA KARŞI İŞLENEN SUÇTUR
Çin, Uygur Türkleri'ne yaptığı zulümden dolayı Türkiye'de çeşitli illerde protesto ediliyor.
Etnik yada inanç farklılığından dolayı nerede asimilasyon amaçlı baskı yada zulüm varsa, ayırım yapmadan, "ama-fakat" demeden karşı çıkmak insan olmanın gereğidir.
Çin'deki siyasi yönetimin bütün inançlara ve farklı etnik guplara karşı mesafeli olduğu biliniyor.Nepal üzerindeki baskıları, inançtan dolayı onlarca budist rahibin bu nedenle kendilerini yakarak baskıları protesto ettiklerini, müslüman Çin'lilerin ibadet ettikleri camilerinin olduğunuda biliyoruz.Çin'in yaptığı baskının esas amacı farklı etnik gurupları asimile etmektir.Çin'lileştirmeğe engel olmadığı sürece inanç sorun değildir, engel oluyorsa sadece baskı ve zülüm için bahanedir.
Uygur Türkleri budist yada ataist olsaydı bu uygulama değişirmiydi?
HAYIR değişmezdi.
Diğer etnik gurublara yapıldığı gibi Uygur Türkleri'nide Çin'lileştirmek için yapılan tekçi etnik temizliktir.
Çin yönetiminin Uygur Türkleri'ne yaptığı asimile amaçlı zulümdür ve "ama-fakat" demeden protesto edilmelidir.Birçok il gibi Urfa'dada etnik ayırım gözetmeden Kürd'ler, Türkmen ve Arab'lar tarafından yapılan gösteriler ile protesto edildi.
"Kantarın ucunu başka yerlere kaydırmadan" Çin'de yapılan etnik zulmü protesto ederkende ayırım gözetmeden aynı eziyeti yapanlarada karşı olunmalıdır.
Yapılan zulüm ise, yapan her kimse karşı tavır almak gerekir.
Bunun için samimi olan herkes zulüm yapanlara,kendi yaptığı zulmü aklamaya çalışanlara alet olmadan karşı çıkmalıdır.
Yoksa zalimler arasında ayırım yapanların bırakın topluma karşı aynada bakacak kendi yüzleri olmaz. .
Çünkü aynı zulmü, aynı inanca sahip olanlara "ama-fakat" diyerek kılıf bulup beka sorununa bağlayıp Çin'i protesto etmek samimiyetten uzak ikiyüzlülüktür.
İç politikada aynı politikayı uygulayarak "Çin yapıyor, bende yapıyorum"demeğe getirmek çabası riyakarlıktır.
Zora dayalı asimilasyon nerede olursa olsun insanlığa karşı işlenmiş karşı çıkılması gereken bir suçtur, böyle değerlendirilmelidir. 22.Aralık.2019
Dr.Adnan Güllüoğlu