YARGI,YASAMA,YÜRÜTME
Köleci Roma İmparatorluğunda sadece köle sahipleri için işleyen üç kurum.
Günümüz dünyasında da halkın demokratik haklarının korunması için önemli ve gerekli üç kurum.
Türkiye'de yasamaya karşı (TBMM) yargının özgürce,baskı altında kalmadan karar verebilmesi için tanınan yetkilerle Anayasa Mahkemesi kuruldu,tarih 1961.
Anayasa Mahkemesi Cumhur Başkanı Kararnamelerin in (savaş ,OHAL hariç)ve Millet Meclisi'nin iç tüzüğünün,çıkardığı yasaların Anayasa'ya uygun olup olmadığını denetlenmesi amacıyla kuruldu.
Böylece yargı,yasama ve yürümenin birbirini denetleyebilmesi, sağlanmış oldu.
2010 yılında alt mahkemelere verilen kamu gücünün eksik,yanlış yada siyasi kararlar almalarına karşı kişi hak ve özgürlüğünün anayasal güvenceye alınması için Anayasa Mahkemesine bireysel başvuru hakkı tanındı.
Anayasa Mahkeme'si yargının en üst makamı olup Millet Meclisi'ninde olur vermesi ile Cumhur Başkanı ve millet vekillerini Yüce Divanda yargılama yetkisine sahip tek mercidir.
Cumhurbaşkanı Özal'ın "Anayasa'yı bir kez çiğnemek ile bir şey olmazı demesiyle başlayan anayasayı delme süreci alışkanlık haline geldi.
Bugün yerel mahkemelerin Anayasa Mahkemesi'nin,üst mercii olmasına rağmen verdiği kararlarına uymuyor.
Anayasa Mahkemesi de TBMM'sinden kendisine verilen yetkilerin korunmasını ve bu yetkileri uygulayabilmek için destek istiyor.
Yargı,yasama ve yürütmenin birbirini denetlemesi ve yetkilerinin kollanması
DEMOKRASİNİN OLMAZSA OLMAZIDIR.
Üçlü sacayağı gibi biri eksik olursa ,yada biri öne çıkarılmak istenirse diğerleride yok olur ve demokrasinin sözü edilemez.
Unutmayalım,demokrasi hayatın her alanıda kişilerin ihtiyacı olduğu kadar devlet kurumları için de gerekli ve elzemdir.
Dr. Adnan GÜLLÜOĞLU
04.02.2021