Toplum olarak müslüman kimliğe sahip bireylerden oluşan bir toplumuz.
Toplumu bir araya getiren şeyler maddi şeyler değildir.
Toplumlar farklı etnik kimliklere sahip olabilir, farklı kültürlere sahip olabilir, bunların bir araya gelmeleri ve aynı sloganı kullanmalarının altında ki en büyük neden maddi olan şeyler değil aksine manevi yani, fikri ve düşünsel anlamda İslam’dır.
Türkiye toplumu olarak bir çok etnik yapıya ve kültüre sahip bir milletiz bu bir zenginliktir.
Türkiye toplumu olarak büyük bir zaferin ardından ülke olarak ve toplum olarak kendimizi toparlamak süreci çok sancılı bir şekilde devam etmiştir ve halen devam etmektedir.
Geçmiş dönemler de sahip olamadığımız bugün ise sahip olduğumuz bir çok nimet geçmiş dönemde sancısı çekildiği için vardır. Yani toplum olarak bir şeye sahipsek bunun bedelini vermişizdir.
Bir dönem ekmek bulmakta sıkıntılar yaşan bu millet bugün boluk ve bereket içerinde ise bunu geçmişine borçludur. Biz atalarımızı ve dedelerimizi ne kadar hayırla yad etmeye çalışsak bile haklarını vermiş sayılmayız.
Onlar en zor dönemlerin de bile yanlış olana yönelmedi,en zor zamanların da bile bir nebze de olsa kendi kırmızı çizgilerinin rengini değiştirmediler.
Bügün toplum ve bireyler olarak ciddi anlamda bir yozlaşma ve ahlaksal bir çöküntü yaşıyoruz.
Biz her geçen gün ne kadar zenginleşirsek manevi anlamda fakirleşiyoruz.
Bizi bir araya getiren değerler kıymetini kaybediyor.
Daha önce bu kadar lüks ve refah içerisin de değildik ama toplumsal değerlerimize sıkı sıkıya bağlıydık.
Bunun siyasi boyutuna değinirsek süreci okuma açısından daha önce ülke olarak bu milettin hakkını her gelen siyasi parti talan etti, çaldı çırptı bu ülkenin insanına zulüm yaptı ama toplumsal olarak bizi biz yapan değerlere dokunmadılar.
Ak partinin gelişiyle bu millet ülke olarakta büyük bir çıkış yaşadı.
Yollarımız, hastanelerimiz, fabrikalarımız, hanelerimiz, ve yaşantımız daha lüks bir hale geldi.
Bu toplum olarak olması gerekendir.
Dünyada var olan her insan bu nimetlerden faydalanmalı bu hangi dine sahip olduğunun bir önemi olmadan yapılmalı.
Devletler milletlerin refahı için ve onun güvenlik endişesini gidermesi için vardır.
Bunun yaparken toplumun değerlerini ve ahlaki çöküntünün önüne de geçmelidir.
Bu çöküntüye sebep olan insanlar şüphesiz içerde hain olan sınıfa sahip kimselerdir.
Sayın cumhurbaşkanımızın duruşu ve tavrı net bir şekilde ortadadır.
Bakanlık yapan ve millet adına Meclis’e giden milletvekillerinin yanlış politikalarından dolayı kurumlarda ve toplumda ciddi yaralar açmıştır.
Şöyleki çalan hırsızlık yapan, Haksız yere kazanç elde etmeye çalışan millet vekilleri bir idol olarak kendini gösteriyor.
Bunların bir an önce temizlenip dürüstlüğü ilke haline getiren devlet adamlarına görevler verilmeli.
Balık baştan kokar diye bir atasözümüz vardır.
Toplum olarak bize düşen eğer çalıp çırpmak ve ahlaki değerlerimize ters işler yapacak Kişiler seçimde adaylık gösterirse bunların seçilmesine engel olmak lazımdır.
Partiler vekil adaylarını belilerken bu kriterleri göz önüne alarak aday belirlemelidir.
Biz müslüman bir toplumuz biz ahlaki ve toplumsal değerleriyle bir zamanlar dünyaya ders vermiş bir milletiz. Tekrardan teknoloji ve sanayimizle güçlü ekonomiye sahip olarak ve ahlaki anlamda dünyaya ders verebilecek nitelikli bir toplum haline gelebiliriz.
Bu millet olarak bizim elimizdedir. Saygılar sunuyorum tüm okuyucularıma
Hasan Çay