Darbeler çağı 20.yüzyıldan ,derin darbeler çağı olan 21.asrın hemen başlarında da kural değişmeden devam ediyor : İhtilal veya darbeler yine evlatlarını yemeye devam ediyor…
1917 ekim devrimini Lenin birlikte yapan önemli isimlerden Troçki ,ülkesinden kaçmak zorunda kaldı…
Birçok yoldaşları ise ihanetle suçlanarak hayatlarından oldu…
Mao ile yola çıkanların çoğu ,devrimin başarıyla sonuçlanmasından ya ihanetle suçlanarak katledildi veya çeşitli şekillerde can verdiler…
Küba devriminin 2 büyük önderinden Castro Devlet Başkanı olarak yoluna devam ederken Che Guera ,G.Amerika ormanlarında can verdi…
Askeri veya militarist şekilde ama bir ideal uğruna gelen tüm ihtilaller evlatlarını yemiştir…
Türkiye’de 1960’a bakalım :Önce 14’lerin başını yemiş ve her birini bir tarafa sürgüne yollarken ;haksızlık sonucuna isyan bayrağı açan Talat Aydemir’i ,başka bir ihtilale heveslendirerek idamını sağlamıştır…
Askeri veya militarist darbeler yerini ,derin sivil darbelere bırakmıştır…Daha uzun süreli olan bu tip darbeler de kaçınılmaz sonuç olarak ;destek ve yandaşlarını yemeye başlamıştır…
İktidar öyle bir hırstır ki ;ele geçiren o gücü asla paylaşmak istemez…İktidarı elde etmek için ,birlikte yola çıktıkları 40 yıllık(!) yoldaş ve dostlarını bile harcattırır…
İktidar olmasında pay sahibi olanların ,paylarını birazcık bile olsa isteyebilecekleri endişesi ,harcanmaları için fırsat kollattırır artık…
Kimileri toplum önünde rencide edilerek (!) ,hedef tahtası olur ve siyasi hayatının bittiği kendi ağzından (!) itiraf ettirilir…
Kimilerinin ise ekonomik rant kapılarının önüne engeller konarak işleri bitirilmek istenir !…
Eğer başarıya ulaşılırsa artık adı ne ile anılırsa anılsın (ister ileri demokrasi isterse gereklilik…v.s…) ,bal gibi de bir yeni dikta kendini his ettirir…
Evet bu halin adı bal gibi de diktadır ama halen yandaşlık (!) yapmakta ısrar eden medya(gerçek yandaşların başına gelenleri gördüğü halde, bu durumu dikta dışı ve hatta ileri demokrasi (!) gereği gibi gösterme çabasına devam eder çünkü ; KORKU İMPARATORLUĞU kurulmuştur…
Hakkı ,doğruyu ,adaleti savunanlar ve İNSANIN İNSANDAN BAŞKASINA KUL OLMAMASI gerektiğini savunarak mücadele edenler kısa sürede başarı elde edemezler ama ;verdikleri doğru mücadele er veya geç mutlaka zafere ulaşır çünkü :HAK BATILI ZAİL EDER…
İnsanlık tarihi ;yaşadıkları dönemde kurdukları korku imparatorluğu sayesinde eleştirilemeyen DİKTATÖRLER ÇÖPLÜĞÜDÜR…
İster din adına veya isterse din dışı şeklinde olsun yine tarih ;ÖNCE TÜKETİLİP SONRA KAHRAMAN İLAN EDİLEN ZAVALLILARLA DA DOLUDUR…
Elde ettikleri makamları hazmedemeyenler ,gün gelir makamları içinde hazmedilirler…
Saygılarımla…
M.Mithat İdemen