HEY GİDİ GÜNLER HEY!..
Bundan kısa bir müddet önce
1-Urfa Türkiye'nin mercimek ambarıydı.
2-Her köyde bağ-bahçe ve bostanlar vardı.
3-Her evde büyük küçük baş hayvancılık yapılırdı.
4-Yaylalarda ve meralarda arıcılık yapılır,tonlarca hakiki bal elde edilirdi.
5-11 Nisan bayramlarında Urfa'ya gelenler yıllık peynir ihtiyaçlarını da buradan karşılardı.
6-Nohut-mercimek,buğday değişmez tahıllarımızdandı.
7-Urfa'nın sade yağı İstanbul Kapalı Çarşıda satılırdı.
8-Türkiye'nin en büyük fıstık üretimi Urfa'da yapılırdı.
9-O zaman Urfa'da su yoktu.
Su geldi de noldu sanki,bilinçsiz sulama yüzünden eldeki ürünlerimiz de yok oldu.Saydıklarımız ürünleri şimdi marketlerden alıyoruz.
Pamuk,pamuk,pamuk başka bir üretim yok.Karakoyun deresi hala Urfa'yı ikiye bölüp giderken içinden bir damla su akmıyor.Eller suni göller yaparken ,biz yanıbaşımızdan geçen suyumuzu Karakoyun'dan akıtamıyoruz.Türkiye'nin sayılı güzel hanları Urfa'da mevcut iken hanların içler acıtıcı hali gözler önünde.Gümrük Hanına dumandan kokudan pis havadan giremiyorsunuz.Burası güzel bir şekilde dizayn edildikten sonra haftada 3-4 gün Urfa sıra geceleriyle gelenlere belediyeler tarafından müzik ziyafeti verilebilirdi.Ayrıca dokuyu değiştirmeden,üst katlarda Urfa'yı tanıtıcı kültür evleri kitap kafeler yapılabilinirdi.Haşimiye Meydanı'na bir çeki düzen lazım.Balıklı Göl platosundaki mevcut alanlara belediyece banklar konulup halkın istifadesine sunulsa kötü mü olur,insanların çimlerin üstündeki uzanmış olanların halini düşünmek bile istemiyorum.Yeni yapılan 11 nisan parkında bir oturma bankı bile mevcut değil.Herkes kızlı erkekli çimlere yanpeş gelmiş yatıyor bu ayıp bize yeter de artar bile.
Türkiye'de Allah'ın bu kadar imkan verdiği başka bir il yok.Ama bunu tanıtacak ve reklamını yapacak bir yöneticimiz yok.Ne söyleyebilirim ki artık.Urfa bizim başka Urfa da yok.
-MFG
Mehmet Fethi Göktepe