Asalet, asilik, zamana hayranlık, çağın çağ dışı isyankârlığı ve arayış…
Tüm bu kavramların birleştiği şahsiyet: Kont Saint Simon…
Claude Henɾi de Rouvɾoy, comte de Saint-Simon, genellikle Henɾi de Saint-Simon veya Claude Henɾi de Saint Simon olaɾak anılıɾ (d.17 Ekim, 1760,Paɾis ' ö.19 Mayıs 1825), Fɾansız sosyalizminin kuɾucusu.
İlk Sosyalist- İlk Sosyolog!..
Aristokrat bir ailenin çocuğudur. Çocuk yaşta dini inancını yitirmeye ve sorgulamaya başlamıştır. Teokrasiyi ve kiliseyi benliğini tamamlayıcı bir faktör olarak görmemektedir. Bulunduğu sınıfı aykırı bulup tüm doktrinleri hiçe sayar. Bulunduğu konumlarda, görevler de sınıf ayrımının olmaması gerektiğinin bilincindedir. Tüm bunlar onda arayışa ve arayışın yolculuğuna götürür. Düşünce dünyasının kalıplarını kırmaya başlamıştır. Fikirlerine reformlar, reformlara bağlı ‘’ YENİ AVRUPA’’ vizyonunu ortaya koymuştur.
Fransız devrimiyle, Avrupalı toplumun iktisadi perspektifinin aşılması gerektiğini belirtmiştir.
Aristokrasi, Teokrasi, burjuvazi ve liberalizmin çağ düzenine ayak uyduramadığını dile getirmiştir. Aristokrasi’nin ve teokrasinin toplum dinamiklerinde bir payının kalmadığını, yeni bir Hristiyanlık dininin toplumun açlığını giderebileceğini savunur. Aristokrasinin sınıfsal ayrıma gitmesiyle liberal burjuvaziye hizmet ettiğinin kaçınılmaz bir sorun olduğunu söyler.
Askeri ve bürokratik reformların değil de pozitivizmin bilimsel yönlerinden ve teknolojik alt yapının endüstriyel faktörlerinden yeniden toplumsal düzenin sağlanacağını belirtmiştir.
Toplumun, çaba, eylem, üretim, yaratma ve düşünce dünyasıyla şekil alacağının belirtir.
Toplumu üreticiyle bağdaştırır. Endüstriyalizm ile yönetimin bir olmasıdır. Uzmanlık sahalarının ve yönetici anlayışını benimser. Sınıfsal ayrımın, köleliğin, yoksulluğun böyle giderileceğini savunur. Fransız devrimin bu konularda mutluluk getirmediğini kanısındadır. Cehaletin ve yoksulluğun…
Üretici her zaman toplumda ki en önemli kişidir der Saint Simon…
Üretken insanların daha değerli olduğundan, tüketici kesmin varlığının yoz olduğundan yakınır. Toplum da bal arıları ve eşekler vardır der.
Bal arıları: işçi ve çalışanlar
Eşek Arıları: Aylak ve boş gezenler
Toplumu ikiye ayırır:
Alışmışlığın düzeninde ki kuvvetler, yeniyi arayan kuvvetler…
Arayış yeni yollar, haritalardır. Harita sizin, yol sizin ve siz olduğunuz için dünyadır. Alışmışlıkların dünyasında çıkamayanlar kendisi de değildir.
Kalıpları kıran adam Saint Somin’e selam olsun!..
Vesselam…
Muhittin Taha Çalık