Aşiretsel yapının çok etkin olduğu bu topluluk, İslam`a aykırı olmayan geleneklerini terk etmedi. Ancak gayri İslamî birçok kültürel öğesini törpüleyip, girdikleri bu yeni dini benimsediler. Yine de aşiretsel yapı devam etti.
Günümüze kadar gelen aşiretlerin olumsuz tesirlerinden bahsedilmekle birlikte, bu yapının geliştirdiği değerler de mevcuttur. Örneğin aşiretler arası kan davaları eskiden beri devam edegelmiştir. Namus veya mülklerin muhafazası için bu tür çatışmalar yaşandı/ yaşanıyor. Ancak bu çatışmalarda asla ve asla bilerek, kast ederek kadınlar öldürülmüyordu. Karşılıklı mevzilerde birbirlerine ateş edenler, mevziye mermi veya yiyecek, hatta abdest için ibrik götüren, yani her türlü lojistik destek sağlayan kadına ateş etmezlerdi. Bölgede başörtüsüne duyulan saygıdan dolayı, bir kadın çatışan iki taraf arasına girdikten sonra başörtüsünü çıkarsaydı, aniden silah sesleri kesilirdi. Eğer karşı taraftan birini öldüren katil, öldürülen taraftan birinin evine gidip, beşikte yatan bebeğin (Pêçek) arkasına atılsa ve af dileseydi, bağışlanırdı. Yani kan davalarının, süreç içinde oluşan bir geleneği vardı ve bu gelenekler ihlal edilmezdi.