Kürt coğrafyasında tek başlı bir siyasal örgütlenmenin kurumsallaşması söz konusu değil. Irak Kürdistanı’ndaki politik oluşumlar aşiret bazında ve çok daha yerel özellikler taşıyor. Bu açıdan bakıldığında Abdullah Öcalan’ın lideri olduğu PKK, rakibi ya da muadili diğer Kürt örgütlerine göre Kürdistan coğrafyasında evrensel içerikte bir kapsama alanına sahip. Peşmerge’nin Suriye, İran ve Türkiye’de etkisinin sınırlı olduğu hepimizin malumu. Zaten Türkiye’deki Kürtlerin büyük çoğunluğu Peşmerge’ye; Barzani ailesinin muhafız alayı gözüyle bakıyor.
PKK Türkiye, Suriye İran ve Irak Kürtlerinin derin örgütü. En başarılı olduğu bölge Suriye’de Rojava. Suriye’de PYD örgütlenmesi mevcut. YPG; PYD’nin silahlı gücü. Rojava’da üç kanton kurdu. PKK‘nın Kuzey Irak uzantısı olduğu ileri sürülen Kürdistan Demokratik Çözüm Partisi de (PÇDK) faaliyette.
İran’da daha önce PJAK yani Partiya Jiyana Azad a Kurdistanê vardı, 2009 tarihinde İran’ın baskılarına göğüs geremeyerek faaliyetini sonlandırmıştı. Ancak PJAK’ın kaldığı yerden, Doğu Kürdistan Savunma Güçleri YRK, İran Kürtlerinin bağımsızlık hareketi silahlı mücadeleye devam ediyor.
13 Temmuz 1989’da Avusturya’nın başkenti Viyana’da İran ajanları tarafından planlanan bir suikasta kurban giden Dr. Kasımlo;“İran’a demokrasi, Kürdistan’a otonomi” sloganıyla Kürtlerin bağımsızlık mücadelesini sürdürüyordu. Serok Apo’ya bağlı Doğu Kürdistan Savunma Güçleri YRK ise kendini özgürlük mücadelesinin mirasçısı olarak değerlendiriyor ve her hangi bir saldırı gelişmeden herhangi bir saldırıda bulunmayacağını söylüyor.
İran, başta PJAK olmak üzere çeşitli Kürt siyasi grupları terör örgütü olarak niteliyor ve ulusal güvenliğe tehdit olarak görüyor. İran Kürt bağımsızlık hareketinin önde gelen isimlerini tutukladı, bazılarını devrim mahkemelerinde yargıladı ve idam cezalarını infaz etti. Kasım 2013’te idam edilen Kürt eylemcilerden ikisi PKK’ya yakınlığıyla bilinen PJAK, digeri ise Komala örgütü üyesiydi.
İdamlardan sonra basın açıklaması yapan PJAK lideri Heci Ehmedi, Komala lideri Abdullah Mohtadi ve Kongra-Gel Genel Başkanı Remzi Kartal’ın da bulunduğu isimler, idamların hızlanmasının hem İran hem de Orta Doğu siyaseti açısından kritik olduğunu söylemişler, PJAK lideri Ehmedi, İran’ın, ‘Türkiye’nin PKK lideri Abdullah Öcalan’la görüşmelerinden rahatsız olduğunu ve bunu bozmak istediğini’ belirtmişti.
2011’de İran’ın başlattığı büyük operasyonun ardından PKK, Doğu Kürdistan olarak adlandırdığı bölgedeki faaliyetlerini sonlandırmıştı. İran’da mücadele yürüten PJAK güçleri Türkiye ve Suriye’ye kaydırılmıştı. PKK, kritik bir süreçte yeniden İran’da yapılanma kararı aldı. Haziran 2014’te, Rojhılat yani Doğu Kürdistan Savunma gücü HRK 3. konferansını gerçekleştirdi.
Konferansta Doğu Kürdistan Savunma Gücü-HRK’nin, Doğu Kürdistan Savunma Güçleri YRK olarak yeniden örgütlenmesi kararı alındı. Bu kararın alınmasındaki en önemli etkenlerin başında, İran rejiminin Kürtlere yönelik baskı ve yıldırma politikalarını sürdürmesi, tutuklama ve infazlara devam etmesi.
Son olarak İran’da Kürt yazar Ali Bedirxanî; itlaat’in tek kişilik hücrelerinde 10 gün kaldıktan sonra tutuklanarak Urmiye Cezaevi‘ne gönderildi. Ayrıca Suriye’de Kasım Süleymani’nin örgütlediği donatıp eğittiği “Muqenne” olarak adlandırılan Ulusal Savunma Güçleri (NDF)’nin Suriye Heseke’de YPG’nin mevzilerine saldırması da HRK’nın hareketlenmesine neden oldu. İran rejimi Rojhılat yani Doğu Kürdistan Kürtlerini kontrol altında tutmak için silah ve mühimmat sevkiyatı yapıyor, askeri birlikleri takviye ediyor.
İran ordusundaki bu askeri hareketliliği izleyen Doğu Kürdistan Birlikleri YRK, İran rejim güçlerinin Doğu Kürdistan’ın Sinê kenti ve çevresine topçu birlikleri ile çok sayıda asker yerleştirdiğini, rejim güçlerinin 18 tabur asker ve yüksek miktarda askeri teçhizatı Sinê’ye sevk ettiğini kamuoyuna duyurdu.
İran’ın oyununa düşen Kuzey Irak Kürt Yönetimi’nin Şengal’deki PKK/YPG güçlerini hedef alan tutumu, Ezidilerin kendi öz yönetimlerini kurma kararlılığıyla birleşince, çatışma kaçınılmaz gözüküyor. İran genelkurmayı PKK’nın hem Suriye’de hem Türkiye’de hem de Irak’ta üç cephede birden savaşamayacağı ihtimalinden hareket ediyor.
Bir taraftan Cizre olaylarını fitilliyor. Faili meçhul cinayetleri Türk güvenlik güçlerinin üstüne yıkarak halkı kışkırtıyor. Ya Hrant Dinkcinayeti soruşturması kapsamında hakkında yakalama kararı çıkarılan Cizre Emniyet Müdürü Ercan Demir, çıkarıldığı mahkemece tutuklanmasına ne demeli? Ercan Demir, Hrant Dink Cinayeti’nin işlendiği dönemde Trabzon İstihbarat Şube Müdürlüğü‘nde görev yapıyordu. Ve onun döneminde Cizre karıştı da karıştı.
Serok Apo Türkiye’de çözüm sürecinin sonuçlanmasına uğraşırken, askerleri Kobani’de, Şengal’de Rojhılat’ta savaşıyor. IŞİD’in Kobani’ye ilk kez saldırdığı 23 Eylül 2014’ten bugüne Kobani’deki Sokak çatışmalarında en az 1000’i IŞİD mensubu 1600 kişi öldü. Kentin büyük bölümünde sokak çatışmaları sürüyor ancak stratejik önemde olduğu belirtilen ‘Miştenur Tepesi’ Kürt güçlerin eline geçti. İngiliz Times gazetesi, Suriye’nin kuzeyindeki Kobani kentinde son olarak stratejik önemi yüksek Miştenur Tepesi’ni ele geçiren Kürtlerin, Irak Şam İslam Devleti (IŞİD) örgütünü yenilgiye uğratmak üzere olduğunu yazdı. Times, ABD’nin Suriye’deki hava saldırılarının yaklaşık yüzde 75’ini Kobani’de düzenlediğini de vurguluyor.
Serok Apo’nun çözüm sürecini başarıyla sonuçlandırmasını ne İran istiyor ne de Kuzey Irak Kürt Yönetimi istiyor. Hele hele Avrupa Birliği ülkeleri hiç istemiyor. İnanmayan Kobani’de YPG saflarında savaşan Silhan Özçelik’in Londra‘ya dönüşünde gözaltına alınmasına baksın. İngiltere terörle mücadele polisi, IŞİD’e karşı savaşmak üzere Suriye’ye gittiği iddia edilen 18 yaşındaki Kürt kökenli Silhan Özçelik’i Londra’ya dönüşünde Stansted Havalimanı‘nda gözaltına aldı.
Fransa’nın başkenti Paris’teki saldırıların ardından İngiltere Toplumlar ve Yerel Hükümetten Sorumlu Devlet Bakanı Erick Pickles tarafından kaleme alınan mektupta, İngiltere’de Müslüman toplum liderlerinden, “İslam’ın İngiliz kimliğinin nasıl parçası olabileceğini” açıklamaları istenmişti. İngilizler biliyor ki; YPG saflarında savaşan Silhan Özçelik’i Kobani’ye götüren bilinç ve irade; onu asla ve asla İngiliz kimliğinin bir parçası olmasına müsaade etmeyecektir. Ve biliyorlar ki Serok Apo’nun askerleri Kobani’de, Şengal’de, Heseke’de, Rojhılat yani Doğu Kürdistan’da Kadim Ortadoğu medeniyetinin geleceği için savaşıyor. Alman terör uzmanıJürgen Todenhöfer’in “Batı, İslam dünyasından daha acımasız” dediği gerçeği bildiği için, küresel kraliyetçilerin bu topraklarda at koşturmasına engel olmak için savaşıyor.
Twitter:@oc32oc39
[email protected]
Bunu beğen:Beğen Yükleniyor...