Hikayedir :
Nasreddin Hoca’nın evine hırsız girer.Yakalanır ve kadı’nın huzuruna çıkarlar.Kadı hırsızı bırakır ve Hoca’ya :”evinin penceresine neden demir parmaklık yapmadığını ?
Kapısına neden çift kilit takmadığını ?…
v.s…
Sorunca Hoca :” Kadı efendi ben eksiklerimi biliyorum ama bu hırsızın hiç mi suçu yok ?” demek zorunda kalır…
17 Aralık 2013 günü başlayan ve Türkiye genelinde adeta bir deprem meydana getiren : “yolsuzluk ,kara para aklama ,rüşvet ve nüfuz kullanarak menfaat elde etme” operasyonundan sonra AKP İktidarı ,operasyona muhatap olan ve adı karışan Bakan ve çocukları yerine ,adeta böyle bir ağı ortaya çıkaran emniyet mensupları ve savcıları suçlayıcı bir tavır içine girince ,hatırıma yukarıdaki hikaye geldi…
Yapması gerekenler yerine ayıpların su yüzüne çıkarılmasına öfkelenen AKP İktidarı ,telaş içinde adeta bir karşı saldırı stratejisi geliştirmeğe çalışmaktadır…
Tahliye edilenleri sanki beraat etmişler gibi göstermeye çalışan yalakalarıyla beraber ,yeni atadığı savcılarının bile tutuklamak zorunda kaldıkları ,içinde Bakan çocuklarının bulunduğu durum için ise öfke saçmaya devam etmektedir…
Yine bir hikaye :Bir Kral ,günlerden birinde ,kendisine öyle bir elbise dikilmesini ister ki ,o güne kadar hiç kimsenin giymediği ve giyemeyeceği bir tören elbisesi olması emrini verir…
Uyanık terzi ,korkudan Kral’a ağızlarını açamayan avanesiyle beraber bir plan yapar :Aslında Kral’ın üzerinde hiç elbise olmayacaktır ama Kral bunu bilmeyecektir…
Günlerce sözde provalar yapılır ve nihayet elbisenin giyilerek çıkılacağı tören günü gelir çatar…
Ve Kral çırıl çıplak saraydan halkın önüne çıkarılır.Halk Kralın çıplaklığını haykıramayacak kadar korkak ve bir o kadar da endişelidir…İşte o anda halkın haykıramadığı sözler bir çocuğun ağzından dökülür : “ AAA ! KRAL ÇIPLAK…” Birden bire halk cesaretlenir ve herkes Kral’ın çıplaklığını seslendirmeye başlar ve Kral kaçar !…
Hiçbir şeyi beğenmeyen ,hep övülmek isteyen ,her şeyin en doğrusunu bildiğini ,en iyi şeyleri kendisinin yaptığını ve asla eleştiriye açık olmayan kralların ,çıplaklığını haykıracak günler başlamıştır.
Daha önceki tespitlerimizle “sonun başlangıcı” dediğimiz sürece girilmiştir…
Cin lambadan çıkmıştır…
Ev sahibini suçlu çıkarmaya çalışan hırsızın sonu yaklaşmıştır…
Özrü kabahatinden büyük tavırlarıyla 21.Asrın bu ilan edilmeyen İmparator’u (!) ,yıllarca kendisini güzel elbiselerle süsleyerek ayıplarını kapatmaya çalışanların, terzilerin terzihanelerini(!) kapatmaya, tüm rantların sadece kendisi ve avanelerine peşkeş çekmeye çalışmaya,kendi ve avanlerinden başkalarına ,hatta krallık koltuğuna oturmasında emeği olanlara bile acımadan ezme girişimlerinin sonucudur tüm bunlar..
Hukukun çifte standartla işlediği ,gelir dağılımındaki adaletsizliğin ölçüyü kaçırdığı ,”özelleştirme” adı altında başta finans kurumları ve haberleşme ağlarının uluslar arası “rant” (kendi deyimidir) şebekelerine ucuz bir şekilde peşkeş çekildiği ,menşei bilinen ama kaydı olmayan “kara paraların” paylaşma cenneti haline getirildiği bu ülkede artık “KRAL ÇIPLAK”tır…Korkmayın ve telaşlanmayın ey halkım ;gün ,monarşi oluşturma yolundakilere ,demokrasi ve hukukla cevap verme günüdür…
Kral’ın kaçması yakınlaşmıştır…
İlahi adalet mutlaka zuhur edecektir :YETER Kİ SEN İSTE !…
23.12.2013
Saygılarımla…
M.Mithat İdemen