Mahalli seçimler nedeniyle bu günlerde Urfa’da bir heyecan var ki sormayın gitsin.
Aday adayları bütçelerinin durumuna göre, afişlerle, televizyon konuşmaları, basın toplantıları, gazete ilanları ve afişlerle kendileri tanıtıyor. Muhtarları, Sivil toplum öğütlerini, aşiret liderlerini, dini cemaat önderlerini, dolaşıyor. (İyi ki seçimler var, hiç olmazsa bu günlerde ziyaret ediyorlar).
Bazıları profesyonel çalışıyor, çağın iletişim araçlarını iyi kullanıyor.
Ekibi yanında her gittiği yerde resim çektiriyor, resimlerini ve mesajlarını facebook, twitter gibi iletişim araçları ile paylaşıyor.
Muhalefet çok zayıf olduğu için, pek çok aday adayı doğal olarak iktidar partisini tercih ediyor. Adaylarla görüşmek üzere şehrimize gelen Bakanla görüşmek için herkes seferber olmuş.
Aday adayı yakınları, varlıklarını hissetmek için Bakanın olduğu misafirhane etrafında toplanmış. Herkes memleket sevdalısı, herkesin projeleri var, Urfa’nın geçmişi, geleceği, çevre, temizlik, imar, altyapı durumu, problemleri, çözümleri, büyük şehir mevzuatı, belediyenin kurulları, idari yapısı, bütçesi, herkes herşeyi biliyor.
Urfa’da kalabalık ve hareket pek çok. (Trenden inen, bir daha biniyor (!), binen, iniyor). Her yer düğün bayram, güllük gülistanlık (!) Aman ne güzel nazar değmesin…
Eskiden insanlar meşhur olmak, tanınmak için elinde mikrofon kendini sahneye atardı. Zaman geçti fakat değişsen bir şey olmadı.
Şimdi de insanlar tanınmak, ünlü olmak için ellerinde mikrofon kendilerini “siyaset “Sahnesine” atıyorlar.
Kendi kendilerine, bilgileri, becerileri, altyapıları, tahsilleri, referanslar, vizyonları yeterli mi sorgulamıyorlar.
Cebinde partiye yatıracak harç bedeli ve üç beş afiş yaptıracak para varsa, mikrofonu kap sende atıl siyaset sahnesine ve şöhret ol (!).
Adaylık nasıl olsa birkaç kişinin dudağı arasında, o zaman sende dene “Ya tutarsa”. Tutmazsa da yine kaybın yok.
Maksat “Namın yürüsün”. Öteden beri ismi zikredilen, bilgi, beceri, tecrübe ve kariyeri ile gerçekten Belediye başkanı olabilecek kişilerin çoğu, -aday belirleme sürecini beğenmedikleri veya başka nedenlerle- başvurmadı.
Bu konu Urfa için büyük bir kayıp.
Bir başka konu da her aday adayı sadece kendisini tanıtıyor, ekibi ile kendini tanıtan birini de göremedim.
Urfa gibi %60-70’i gecekondu bir şehirde ekip olmadan insan tek başına ne yapabilir ki.. Şanlıurfa’da okullar yetersiz, öğretmen eksik, sınıfta öğrenci sayısı yüksek, üniversiteye öğrenci yerleştirmede en arka sıralarda, eğitim süresi 5 yılın altında, eğitim haritasında kırımızı renkli kimin umurunda.
Şunu yaptık bunu yaptık, bilmem kaç yüz proje..
Hani insana yatırım Durum ortada..
Bu durumun sorumlusu kim, kimler, hesap soran yok..
Bölgede yetişmiş insan olmadan, GAP projesi kördür, topaldır.
Çevre de kirlenir, Ova da çoraklaşır, ürün de artmaz, sanayi de büyümez, siyaset de gelişmez.
Memleketin gündemi başka, varsa yoksa seçim, adaylar…
Ne olacak yani, ha Ali olmuş ha Veli, ha Ahmet olmuş, ha Mehmet, bir şey mi değişecek..
Yarın gözümüzü açtığımızda bir mucize mi olacak..
Uyu uyu yat uyu..ninni..
24.11.2013
M.Mithat İdemen