GAVURA GÖRE KÜRD MÜSLÜMANDIR
Bilindiği gibi Türkiye'de iki kötü arasında birini tercih yapılmak zorunda kalınca Kürd'leri aşağılayan yukarıdaki tekerleme kullanılır. Aşağılamadan sadece Kürd'ler değil,geriye kalan bütün azınlıklar da onlar için üretilen deyim ve fıkralarla paylarını alırlar.Örneğin "Ne Şam'ın şekeri,ne Arabın yüzü",Arap saçı gibi Arap'lar,aptallıkla ilgili fıkralardada Laz'lar aşağılanır.
Hatta Osmanlı döneminde söylenen "Türkse evliya,sokma avluya" aşağılaması Cumhuriyet sonrası "Kürdse evliya,sokma avluya"diye değişmiş.C.Arkın filmlerinde entrikalar ile anılır,kadınlarına da "Kahpe Bizans'ın yiğit güzeli"diyerek 1453'te yıkılan Bizans İmparatorluğu da bu aşağılamadan payını alıyor.Bizlerde farkında olmadan bu esprilerin amacını düşünmeden gülüp geçtik.
Oysa yapılanların hepsi asimilasyon amaçlı ülkeyi tekleştirmek amacıyla belli odaklar tarafından üretilip sunuluyordu.Artik tek parti döneminden günümüze kadar değişen iktidarlara rağmen,değişmeden uygulanan bir politikanın parçası olduğu ortaya çıktığı geçte olsa anlaşıldı.Bu gün CHP ve AKP arasında asimilasyonu en iyi ben yaparım kavgasıdır.Biri demokrasiyi,diğeri inancı egemen ulus üzerinden yorumlayarak en iyi ben yaparım iddiasında.Oysa eşitliği kabullenmeyen inanç olmadığı gibi demokraside olmaz.Kendi deyimleri ile "İnançta,demokraside sözdedir"
Kendi geçmişinin özeleştirisini dahi vermediği gibi sahib çıkıyor.Seçimlerde yapılan gizli oy açık sayım,takdiri sükun yasaları, Dersim'de yapılan katliam gibi saymakla bitmeyen uygulamalar ve ırkçı söylemlerin hepsine eleştiri olduğunda çağdaş normlara rağmen verilen yanıt her zaman "ama,fakat,çünkü"diyerek " hala geliştirilmektedir isteniyor.Bir daha asla olmayacak diyemiyor.Daha düne kadar beka endişesi ile antidemokratik uygulamalara ses çıkarmayıp, antidemokratik kararname ve yasaların çıkması için AKP'ye destek veren CHP bütün bunları unutulduğunu zannediyor olsa gerek.Yeni bir şey üretmeden eskinin özeleştirisini vermeden köhnemiş parlementer sistemi savunarak ortakları ile beraber iktidara aday olmak istiyor.
Seçimler yaklaştıkça "Ülke tehlikede,bölünüyor,battı,Diktatörlük, faşizim geliyor"diyerek,tek bir elle tutulur alternatif üretmeyen CHP iktidara karşı eleştirilerinin dozunu arttırıyor.Bunun içinde yanına 90'lı yıllarda faili belli cinayetlerin işlendiği dönemi İç İşleri Bakanı Meral Akşener'i ve Madımak Otelinde aydın ve sanatçılar yakılırken Sivas Belediye Başkanı Karamollaoğlu'nu almış.Her seçim yaptığı gibi HDP dahil diğer parti ve muhalif örgütler dışlanmış,demokrat, yurtsever ve sosyalistlerin hepsine ittifak kapılarını kapatıp kayıtsız, şartsız ve özellikle de ilkesiz peşimden gelin diyor.
AKP'de MHP ile beraber Türk-İslam sentezi ile,farklı olanı,insan haklarını,20 yılda ülkenin dış politikadan ekonomik darboğaza kadar geldiği yeri,Türk lirasının değerini,geçim derdi gibi sorunları ve hepsinin nedenlerini yok sayarak geçmişe özenen ferih dizileri ile, yerli otomobil,Aya seyahat,bulunan doğal gazlar 2023 ve 2071 diyerekTuran ütopyasını sakız gibi malzeme yapıyor.
Değişmeyen,değişeceğine dair umut vermeyen partilere demokrasi güçlerinin,yurtseverlerin Kürd ve diğer azınlıkların "Geçti Bor'un pazarı" demenin zamanı gelmedimi?Kürd'ü anadilinde eğitim gibi evrensel haklarından yoksun bıraktıkları halde,kardeşiz diyerek paye verdiğini iddia edenlerin peşinden gitmek yerine bir defalık olsa, beka saplantısından kurtulup ama,fakat demeden etnik ve inançta farklı yerine kendinizi koyarak düşünün.O zaman eşitlik kelimesi bu gün olduğu gibi lafta kalmayacak,anlam kazanacak ve çoğu sorun çözülecektir.
"Gavura göre Kürd Müslümandır" diyorsunuz,bu tercihte Kürd'ler ve diğer azınlıklar için Gavur kim,Müslüman kim?Farklı olduğu için bu güne kadar varlığı ve ulusal hakları inkar edilen Kürd'ler gibi diğer etnik ve inancı farklı olanlar neden bilinen iki kötü,inkarcı,eşitlik karşıtı yönetim arasından birini tercih ederek kaderine razı olsun?
A.Güllüoğlu
29.8.2021
Not:Doğrusu "Ne Şam'ın şeker,ne Arabın zekeri"dir.Zekeri müstehcen olduğu için günümüzde yerine şekeri deniyor.