DR Emir Urluk
Dünyanın en güçlü adamları ve de en güçlü devletleri Siyonizm’e olan uşaklıkları karşılığında
mutlak koruma altındadır. Ancak, Siyonizm’in menfaatlerine dokunulduğunda takkeleri düşer kel
görünür ve onları o zaman tanırsınız.
Dünyanın en güçlü devletlerine baktığımızda; sistemleri, ekonomileri, savunma sanayileri ve
yeryüzündeki tüm lobileri, beni İsrail tarafından dizayn edilmiştir. Söz konusu devletlerin özgür
vatandaşları, bu durumu bilmeyenler, farkına varamayanlar, cehaletin tadını çıkaranlardır.
İsrail her nerede kan dökerse döksün, bu ülkelerin ancak ve ancak “kınıyoruz” ya da “kendini savunma
hakkı vardır “ dediklerini duyarsınız. Hiçbir zaman kıllarını kıpırdatmazlar. Birleşmiş Milletlerin İsrail
dışında herhangi bir devlete dönük karar çıkarma ihtimali dahi ancak bahsi gecen lobilerin izniyle olur.
Eğer ki; cehaletin sonsuz tadını çıkarmakta olan ve gariptir çoğunlukta olan dünya nüfusunun gazını
almak icap ederse, dördü evet oyu kullanır biri hayır der yine birşey olmaz.
Bu teze inanmıyorsanız, kendi tezinizi geliştirin. Çünkü bu konu üzerinde kafa yormaya değer.
Ortadoğu ve diğer coğrafyalarda kardeş kanı dökmekle meşgul olan Müslüman kalabalıkların olduğu
ülkelerde işlenen insanlık suçlarına, vahşetine neden göz yumulduğunu anlayanımız var mı?
Bu soruya evet cevabını verenler aynı zamanda Gazze’de yapılmakta olan ve mütemadiyen
tekrarlanan soykırımın sebebini ve dünyanın neden kör, sağır ve dilsiz olduğunu da anlar. Tıpkı
Srebrenitsa katliamında üç maymunun oynanması gibi.
Bazı Halklar cahilliğin mutluluğunu değil de, farkındalığın ıstıraplı yalnızlığını yaşamakta
olduğundan kendi içlerinden Siyonizm’e uşaklık yapmayan liderler seçerler.
Aslında bu duruma müsaade edilmesi; planlı olarak ertelenen, topyekûn karşı koyuşa engel olan bir
sistemdir. Çünkü bu devletlerin gerçek sahibi olarak kendini görmekte olan malum güçler, ne zaman
ki İsrail ve onun yandaşlarına parmak uzatılsa ortaya çıkıverirler ve oracıkta kaos, kan ve devrimler
yaratırlar. Ekonomileri darmadağın olur ve bizzat kendi kardeşleri kullanılarak herkese bir yafta
vurulur. Ne zaman ki; birilerinin haksızlığa karşı gür sesi çıksa onların üzerine deli gömleği giydirilir.
Birileri çıkıp veryansın ettiğinde, işte o zaman içerde ve dışarıda dünyanın en güçlü adamları (en
samimi uşakları) devreye girer. Ne yazıktır ki; yeryüzündeki vahşete karşı yapılan eylemler beni İsrail
için ancak ve ancak kınama, gösteri ve camlarına birkaç taş fırlatmaktan öteye geçemez.
Hiç mi farkında değiliz Gazze’de insanlığın öldüğünü, bu oyunun sistemli bir yap poz oyunundan
ibaret olduğunu. Biliyorum sizlerde benim kadar çaresiz ve hiçbir şey yapamayacak durumdasınız.
Daha önceleri Iraklı çocuklara misket bombaları, Gazze’deki çocuklara fosfor bombaları atan eller ile
şimdi kadınları, bebekleri ve insanlığı öldüren eller ve tetikçiler aynı.
Daha önce Halepçe’de, Srebrenitsa’da, Bosna’da, Irak’da ve Somali’de, Çin’de ve bilmem ahlaksızlığın
,insafsızlığın uygulandığı soykırımların yapıldığı ,insanlığın yok edildiği her olay karşısında dilsiz şeytan
olan egemen güçler bugün yine aynı ahlaksız tepkisizliği bilinçle ve programlı göstermekte.Bu gün hiç olmazsa kalplerimizle buğz edelim ,belki o vakit daha doğmamış bebeklerin, kumsalda
kumlara karışmış çocukların, kalbi kırık anaların çığlığını duyar Allah… Bunu beğen:Beğen Yükleniyor...