Eski Urfa evlerinden birinde dört elti birlikte oturuyorlardı.Evin çok geniş bir avlusu vardı.Bilindiği gibi avluda havuz ve bahçe de vardı.Bir gün evlerine çok samimi olmayan bir misafir geliyor.
Evin özelliklerini konuşuyorlar.Söz ağaçlara gelince ; evin gelinlerinden biri olan teyzem kızının aklına bir müziplik geliyor." Bu ağaçlar ziyarat ,üçünün etrafında üç kere fırlandimi mıradi olır." Kadının da üç kızı varmış.Üçününde evlenme yaşı geçmiş." Uy kurban verene ,eyyi ki geldim.
Şindi kızların niyetine üçer kere ağacın etrafında dolanacağam." demiş.
Teyzem kızı gülme krizine girince çay yapma bahanesi ile misafirin yanından kalkmış.
Gözleri yaşarana kadar gülerken,kadının ağaçların etrafındaki dönüşünü izlemiş.
Misafirler evine gidince teyzemin kızı bunu evdekilere anlatmış.
Kadının ağacın etrafında nasıl döndüğünü anlatırken içinden kadına acıdığını söylemiş.
Bu olayın üzerinden bir ay geçmiş.
Önce büyük kızın ,sonra ikinci kızın,arkasından da üçüncü kızın nikah davetiyesi gelmiş.
Böylece üç ağaç ziyaratı muradını vermiş.
Ev halen duruyor.
Yerini ve kime ait olduğunu söylersem.
Urfalı kadınların mekanı olur.
Bence ÜÇ AĞAÇ ZİYARATINA inanan kadın gibi, yürekten inanıp beklemek lazım.
04/03/2018
Edibe Aydin