Oyladığımız, tam bağımsız Türkiye için “Evet” dediğimiz şu günlerde, bazı çevrelerde o kadar hazımsızlık oluşturmuş ki, “ denize dökeriz, aynı yunan işgali gibi, asarız, keseriz” cümleleriyle arenayı boş bırakmadılar. Oysa bu sözüm ona “ güruh ” kesim gördü ki; asil Türk Milleti; birilerinin güdümü ile hareket etmez, esaretle bugüne gelmedi bugünden sonrada bu tür güdümlere boyun eğmez, bunu zaten 15 Temmuz da göstermedi mi? Zaten derdi, davası “Evet, Hayır” olmayan bu takımın sancısı; Terakkisi her gün artan bu milletin 2023 gibi önüne koyduğu bir hedefidir.
Şimdi bu malum kesimi anlamak hiçte zor değil. Daha düne kadar, emirlerini bir telefon mesafesi kadar yakın yerden alan bu şahsi muhteremler, bir gazete grubunu kendi manipülasyon yöntemleriyle pasifize etmiyorlar mıydı? , e muhtıraları manşetlere taşıyıp şirin göstermiyorlar mıydı?, “şeriat gelecek ülke gerileyecek” diye tencere tava çalmıyorlar mıydı ?. Sözde Ülkenin tam bağımsız olmasını isteyen, “ Yaşasın tam bağımsız Türkiye ” palavraları atan gruplar, Ülkenin ve toplumların ortak emaneti olan bu devletin dış mihraklar tarafından yönetilmesi için sistematik bir hayır kampanyası başlatmamış mıydı ?
Bugün bu çevrelerin dibinde biten milletvekilleri, kazanamadıkları bir seçim sonrası ekonomik darbe yapmak için halka dönüp; “ekonomik kısıtlamalara gidin” tarzında açıklamalar yaparak, ekonomik darbeyi başlatma yönünde medya araçlarını kullanmış, başarısızlıklarından ders alamadıkları manipülasyon yöntemlerine devam etmektedirler. Bir kere daha görülüyor ki; Devleti zor durumda bırakıp, Ülkenin geleceğinin bunlar için bir anlamı olmadığı gibi, asli niyetleri sadece ve sadece önlerine atılacak olan bir tike et ile mukabil verilecek maddi değerle “her yer, her daim, her zaman ve her şey makbul ” olabilecek bir mantıkla, Devlet, Millet, Vatan, Toprak, Bayrak, Ezan gibi kutsi hiçbir hakikatlerin anlamının olamayacağı pek aşikar olmuştur. İşte bugün bu sözde emirleri söyleyenlerin ağızlarını bıçak açmıyor, bu kafayla giderlerse yüz sene, bin sene geçse de açamazda.
Şimdi işin olması gerektiğine bakalım. Bu kesim; 18 maddeyi adam akıllı okusaydı bu sözde aydınlar ve bir takım milletvekilleri, bahsettikleri gibi “tek adamlık” rejiminin gelmeyeceğini görürlerdi.
Washington firavunlarından gelen emirle zehirlenmiş, şuursuz ve bilinçsiz hale getirmiş olacaklar ki, bu halkın selametine ve ferasetine saygısızlık yapıp, en uzman oldukları taktiklerle çok kısa bir sürede sahneye sürdüler ama unuttukları bir şey vardı, bunu hiç hesap edemediler. Tiyatrolarını izleyecek ne doğru düzgün bir izleyici, nede onların rollerini alkışlayacak bu milletteki bilinci hesap edemediler.
Allah bunlara akıl fikir versin değerli dostlarım.
“ Girmeden tefrika bir millete, düşman giremez;
Toplu vurdukça yürekler, onu top sindiremez.”…..