Yerel seçimler yaklaşırken tüm partilerin aday adayları projelerini anlatma yarışında.
Siyasette atış serbesttir.
Bu nedenle adayların bol keseden atması sürpriz değil.
Takip ediyorsanız, çoğunun söyledikleri aynı şeyler.
Partisi ne olursa olsun iktidara geldiklerinde yaptıkları da birbirine çok benzer.
O yüzden Urfa ve ilçeleri adeta tek tip.
Birbirinin taklidi.
Özgünlüğünü yitirmiş, kimliksiz, hikâyesiz .
Oysa "belediye" sözcüğü Arapça "Baladi"den geliyor.
Kentle ilgili, kente dair demek.
Söyler misiniz, Urfa’ya dair özgün bir şey ne kaldı?
Hangi ilçemizin yalnız kendine özgün bir hikayesi var.
Merkeziyetçi yönetim ile dayatılan paket programlar, standart bir belediyecilik anlayışı getirdiği için çoğunluk olarak farklı bir dünya düşünemiyoruz.
Oysa artık bu pencereden bakmayı bırakıp toplumcu, katılımcı, halkçı belediyeciliği tartışmak için yeni pencereler açmamız gerekmiyor mu?
Sanıyorum Mevlana'nın sözüydü.
"Dün dünde kaldı cancağızım.
Bugün yeni şeyler söylemek lazım."
Yeni şeyler söylemenin tam da zamanı.
Mesela bambaşka bir dünya yerelden kurulabilir mi?
Enformasyon çağında şeffaf, denetlenebilir ve hesap verilebilir bir yerel yönetim anlayışı nasıl gerçekleştirilebilir?
Yerel yönetimler eşitliği, adaleti ve liyakatı hayata geçirmek için neler yapmalıdır?
Katılımcı ve kalkınmacı yerel yönetim modeli nasıl inşa edilebilir?
Kent konseyleri, mahalle meclisleri, sivil toplum örgütleri yerel yönetimlerde nasıl söz sahibi olabilirler?
Kentin bütçesi dâhil doğrudan demokrasi uygulamaları kapsamında hangi katılım modelleri öne çıkarılmalıdır?
Küresel iklim değişikliğine karşı belediyeler ne gibi önlemler alabilir?
Bürokrasiyi sınırlandırarak, seçilenlerin görev süreleri boyunca denetlendikleri ve gerekirse her an halk tarafından görevden alınabildikleri bir yerel demokrasi nasıl inşa edilebilir?
Bunlar gibi daha birçok sorunun gündeme getirilmesi gerekiyor.
Bunlar hayal diyenler olabilir.
Onlara tavsiyem Tunceli ve Ovacık örneklerine bakmaları olacak.
Tavuk toplum teorisini biliyorsunuz değil mi?
"Tavuk toplum önüne atılan bir avuç yemi gagalarken, arkadan yumurtalarının alındığının farkında bile olmaz!"
Yumurtalarımızı ç'aldırmayalım.