Medine'deki Baki mezarlığına girdim. Hayli kalabalık vardı. Sağ tarafta ehl-i beyt'in büyüklerinin mütevazı mezarları vardı. Hz. Fatıma, Hz. Hasan ve diğerleri. Karşımda Hz. Peygamber'in (s.a.v.) diğer kızlarının, onların yanı başında ise Hz. Peygamber'in (s.a.v.) eşlerinin mezarları duruyordu.
Üzerlerinde kubbe, mermer vs. yoktu. Baş taşlarında isimleri yazılı değildi. Yerden yükseklik 2-3 santimden fazla değildi.
Mezarları da yaşamları gibi mütevazıydı.
Toprakla bütünleşmişti.
Biraz ilerledim. Orada Hz. Peygamber'in (s.a.v.) oğlu Hz. İbrahim'in mezarı, maliki mezhebinin kurucusu İmam Malik'in mezarı ve diğerleri.
Bazı araştırmacılara göre 10 bin, diğerlerine göre 30 bin civarında sahabe (Peygamberimizin arkadaşları) oraya uzanmışlar. Mezarlarında sessizce dirilecekleri günü bekliyorlar. Abartısız, isimsiz olarak. Yürüyüşüme devam ettim. Mezarlığın sonuna doğru. Sol yanda Medine'deki yağma günlerinde orayı müdafaa ederken şehit düşen 'Harre Şehitleri' biraz ötesinde Hz. Peygamber'in (s.a.v.) sütannesi Hz. Halime sağ yamaçta ise 3. halife Hz. Osman'ın mezarı yer alıyordu. Ne kadar mütevazı. Ne kadar sessiz. Abartısız. Ne kadar narin. Ne kadar kimsesiz. Ne kadar sahipsiz. Hz.Osman'ın mezarı başında dakikalarca durdum.
Tıpkı şehid olduğu gün gibi sanki. Toprağın altında; saçı, sakalı, yüzü bembeyaz 83 yaşındaki şehit halifenin orada aynen öyle uzandığını hissediyorsunuz.
Sanki hiç bozulmamış vücuduyla. Sanki Kuran okurken, başına vurulan kılıçla kanının aktığı gün gibi.
Orada duamı edip, Fatihamı okuyup aşağıya indim. Mezarlığa büyük bir sessizlik hâkimdi.
Oradaki binlerce insanda derin bir haşyet -ürperti ve vakar- hali var. Herkes nerede, kimlerin arasında olduğunun farkında. Yürüyen herkes, başına konmuş güvercinleri ürkütmemek için sanki adımlarını sessizce atıyor. Ayakkabısını eline almış, mezarlığı çıplak ayakla dolaşan da var, gözyaşları içinde dolaşan da. Bu tarifsiz bahçeyi, bir cennet vadisi gibi adımlayan da var. Kabataslak bir hesap yaptım. Hz. Peygamber'den (s.a.v.) bu yana üç milyona yakın insan gömülmüş bu mezarlığa. Ama mezarlık onların tümünü içine almış. Ve ta derinlere taşımış. İzahı zor bir hal. Tarifi imkânsız bir mezarlık.
Allah'ım Efendimizin Şefaatlerine Nail etsin..(amin)