Çevrenize Dikkat ve İbretle Bakınız:
Rûhî ve Mânevî Terbiyeleri İhmâl Edildiği, Kendilerine Allah ve Peygamber Sevgisi Telkin ve Kur’an-ı Kerîm’in Hakîkâtleri Tâlim Olunmadığı İçin Vatan ve Millete İhânete Kadar Varan Çok Ağır Suçlar İşleyen Yavrularımızın Bu Fiil ve Hareketlerinin Asıl ve Birinci Derecede Sorumluları Analar ve Babalar Değil midir? Onların Rûhî ve Mânevî Hayatlarına Yön Vermemek Suretiyle, Ne İdüğü Belirsiz Ters Akımlara Kapılmalarına Zemin ve İmkân Hazırlayarak, İçerisinde Yaşadıkları Toplumun Rahat ve Huzurunu Kaçıran Ağır Suçlar İşlemelerine Sebep Olan Analar ve Babalar, Kendi Elleriyle Ciğerpâre Yavrularını Öldürmüş Olmuyorlar mı? İnsâf ile Bir Düşünelim; Bir Çocuğun, Küçük Yaşta Ölmesi mi Daha Hayırlıdır Yoksa Toplum İçerisinde Lânet ve Nefretle Ânılan, Şerrinden Korkulan, Allah’ın Günü İsimleri ve Resimleri Radyo ve Gazetelerde Yayınlanan Sabıkalı ve Damgalı Bir İnsan Olarak Yaşaması mı Daha Hayırlıdır? Evlâdlarının Kötü Yola Saptığını Bile-Bile, Gazetelere Demeçler Vererek Onlarla Öğünen Analar ve Babalar, Onların Bu Feci ve Korkunç Akıbetlerini Kendi Elleriyle Hazırlamış Olduklarını, Daha Açık Bir Deyimle, Yavrularını Bizzât Kendilerinin Öldürdüklerini İnkâr Edebilirler mi? Hâl ve Hakîkât Böyle iken, Bugün Döğünmeleri, Yanıp Yakınmaları Neye Yarar?
Analar ve Babalar! İyi Dinleyiniz:
1. Bir Ana ve Baba, Evlâdlarına Din Telkin Etmez, Onlara Îymân ve Kur’an Öğretmez, Başta İnsan Sevgisi Olmak Üzere Bütün Mahlûkâta Şefkât ve Merhâmet Etmesini Belletmezse, Yavrularının Rûhlarını Kendi Elleriyle Öldürmüş Olur. O Çocuklar, Dünyâ Hayatında Sefalet ve Rezaletten, Küfür, İsyân ve Dalâletten Kurtulamazlar, Toplum İçerisinde Rezil ve Bednâm Olurlar. Âhirette de, Ebedî Olarak Nâr-ı Câhime Atılırlarken, Ana Babalarından Davâcı Olurlar ve Derler ki:
▬ “İlâhî! Âlem-i Ulvîden, Âlem-i Süflîye Getirilmeme Sebep Olan, Buna Rağmen Bana Analık ve Babalık Görevlerini Hakkıyla Yapmayan Şu İki Zâlimden İntikamımı Al... Bana Vereceğin Azâbın İki Katını Ana ve Babama Yüklet... Dünyâ Hayatına Benim Rûhumu Kendi Elleriyle Öldüren Bu İki Gâfili Başkalarına İbret Olacak Şekilde Cezalandır!”
Allahû Teâlâ da, Evlâdlarına Din ve Diyânet, Îymân ve İslâmiyet Öğretmeyen O Ana ve Babayı da Nâra Mahkûm Eder.
2. Bir Kimse, Mü’min Olduğunu İddia Ettiği Hâlde, Evlâdlarına Îymân ve İslâm Telkin Etmez, Onları Okutup Bir Meslek ve Sanat Sahibi Yapmaz, Kahvehane, Kulüp ve Lokallerde Gençliğini Çürütmesine Göz Yumar, Şunun Bunun Sırtından Geçinmeğe Alışmış Bir Tufeyli Olmasına Aldırış Etmezse, Yavrularını Bu Âlemde Zelil ve Sefil Etmekle, Nâmerde El Açmalarına Sebep Olmakla Kalmaz, Âhiret Hayatlarını da Öldürmüş ve Söndürmüş Olur.
3. İffet ve İsmetini Koruyamayan Hafifmeşrep Bir Ana, Evlâdlarına Kötü Bir Nâm Bırakır, O Masûm ve Günâhsız Çocuklar Toplum İçerisinde KÖTÜ KADIN EVLÂDI Olarak Ânılır ve Bu Yüzden de Mânen Rûhları Öldürülmüş Bulunur.
4. Allah ve Rasülunun Men’ Ettiği İnsanların Hoş Görmeyip Tiksindiği Hırsızlık, Dolandırıcılık, Sahtekârlık ve Benzeri Ahlâk Dışı Davranışlarla Hayatlarını Öldürmüş Sayılır.
5. Meslek ve Meşrebi Ne Olursa Olsun Zâlime Yardım Eden, Rüşvet Alan, Haklıyı Haksız ve Haksızı Haklı Gösteren, Dâima Kirli ve Karanlık İşler Peşinde Koşan ve Geçimini Âdi ve Bayağı İşlerden Sağlayan Bir Baba da Evlâdlarını Bu Kötü Tutum ve Davranışlarıyla Ölüme Mahkûm Etmiş Demektir.
6. Şeref ve Haysiyetini Koruyarak Çalışması ve Hayatını Kazanması Mümkün iken Dilenen, Şuna Buna Dalkavukluk Eden, Yalan Dolanla Kazanç Sağlayan Gâyrî Meşrû Yollardan Para Kazanan Bir Baba da, Bu Kötü Şöhretiyle Evlâdlarını Bir Nevi Ölümün Kucağına Atmış Olur.
Bu Gibi Kimseler Kızlarını veyâ Oğullarını Evlendirmeğe Kalksalar Karşı Tarafça Yapılacak Soruşturmada Gerçek Kimlikleri Derhâl Öğrenileceğinden Teklifleri Reddolunur, Analarının ve Babalarının Çirkin ve Kötü Şöhretleri Dolayısıyla Hiç Kimse Onların Evlâdlarına da Güvenmez. Onları Damat veyâ Gelin Edinmek İstemez, Hattâ Kendilerine İş Dahi Vermez ve Zavallı Yavruların Ömür Boyu Hayatları Bir İşkence ve Dünyâ Kendilerine Zindan Olur.
Babası Tarafından Açılmış Bir ZİNA Davâsında Annesi Aleyhinde Şahidlik Eden Bir Evlâd, Yaşamaktan Zevk Alabilir mi?
Tevil ve İnkârı Kabil Olmayan Maddî Suç Delilleriyle Hâkim Huzuruna Çıkarılan Baba Aleyhinde Şahidlik Eden Bir Gence Yaşıyor Denilebilir mi?
Anne veyâ Babasının Kötü Şöhreti Yüzünden Sevdiği Kızla Evlenemeyen Bir Delikanlıya Dünyâ Zindan Olmaz mı?
Demek Oluyor ki, Dünyâ Yalnız Cesetten ve Maddeden İbâret Değildir. İnsanların Bir de Rûh ve Manâ Âlemleri Vardır. Cesetlerin Ölümü Önemli Değildir. Asıl Önemli Olan, Rûhların Ölümüdür ki, Yukarıda Verdiğimiz Misâller, İkincisine Nazaran Birincinin Ne Derece Sade ve Basit Olduğunu İspatlayacak Niteliktedir. Şu Hâlde, Ana ve Babalara Düşen İlk ve En Önemli Görev, Evlâdlarının Rûhlarını Öldürmemek, Onlara Din ve Ahlâk Terbiyesi Vermek, Îymân ve İslâm’ı Öğretmek, İmkân Nispetinde Tahsil Ettirmek ve Birer Meslek veyâ Sanat Sahibi Olmalarını Sağlamak Olduğu Kadar, Temiz ve Lekesiz Bir İsim Bırakmaktır. Allah ve Rasülunun Men’ Ettiği ve İnsanların Hoş Görmediği İşlerde Değil, Hattâ Şer’an Harâm Olmayan ve Toplum İçerisinde Bulunması Zaruri Görülen Bâzı Hizmetlerde Bile Ana ve Babalardan Evlâdlara Sirâyet Edebilecek Menfî Bir Şöhret Bulunabilir. Meselâ, Yetkili Bir Mahkemenin Kararı ve Üst Makamların Onaylaması ile Ölüm Cezasına Mahkûm Edilen Birisine Cezanın İnfâzı İçin Bir Cellât Lâzımdır Fakât Sorarım Size; Bir Cellâdın Kızını Oğlunuza Alır veyâ Oğluna Kızınızı Verir misiniz? Buna Benzer Örnekleri Çoğaltmak Mümkündür, Edep Haricine Çıkmamak İçin Başka Misâller Vermek İstemiyorum. Şu Kadarını Söylemeden Geçemeyeceğim ki; Vâcibat-ı Diniyyeden Olan Bâzı İşleri Dahi Sanat veyâ Geçim Vâsıtası Yapmamalıdır. Meselâ Ölü Yıkamak ve Kefen Satmak Gibi! Şeriatımızda Bu Gibi İşlerin Yapılması Lâzım Olduğu Hâlde, Bununla Hayat ve Maişetini Sağlamak Doğru Görülmemiş, Tamamıyla Meşrû ve Lüzûmlu Olduğu Hâlde, Kim Ölü Yıkayıcının Oğluna Kız Vermek veyâ Kızını Oğluna Almak İster?
Binâenaleyh, Evlâdlarımıza Mutlak ve Muhakkak Surette Temiz Bir Nâm, Şerefli ve Haysiyetli Bir Şöhret, Onu Ömrü Boyunca Kimsenin Yanında Küçük Düşürmeyecek, Boynunu Bükmeyecek Bir Aile İsmi Bırakmak Zorundayız.
Netice İtibârıyla, Evlâdlarına Âhiret Hayatını Öğretmeyen Ana Babalar, Onların Rûhlarını Elleriyle Öldürmüş Olacakları Gibi, Dünyâsını ve Dünyâ Hayatını Hakkıyla ve Lâyıkıyla Tâlim ve Telkin Etmeyenler de Yavrularına Kıymış Olurlar.
Allahû Zül-Celâl ve’l-Kemâl Cümlemizi Gâflet Uykusundan Uyandırsın ve Rızâ-yı İlâhîsine Uygun Evlâdlar Yetiştirmeği Nâsip Buyursun; Âmin!
[Envâr-ül-Kulûb]